-
1 مقابل
مُقَابِل1. karşılıklıAnlamı: birbirine karşı bulunan2. karşıAnlamı: yol, deniz vb. nin öbür yanı3. karşıt4. karşıAnlamı: karşılık olarak5. mukabilAnlamı: bir şeyin karşılığı, bir şeyin karşısında bulunan6. ivazAnlamı: ödün, karşılık7. bedel8. tekabülAnlamı: karşılıklı olma9. karşıAnlamı: bir şeyin önü, esas tutulan yüzünü ilerisi10. bilmukabeleAnlamı: karşılık olarak -
2 بدل
Iبَدَّلَ1. değişmekAnlamı: mübadele etmek2. değiştirmekAnlamı: başka bir biçime sokmak3. dönüştürmekAnlamı: dönüşmesini sağlamak, tahvil etmekIIبَدَل1. ivazAnlamı: ödün, karşılık2. dublör3. muadilAnlamı: eşit, denk, eşdeğer4. bedel5. fiyat -
3 عائض
عائِض1. içinAnlamı: karşılığında2. ivazAnlamı: ödün, karşılık3. muadilAnlamı: eşit, denk, eşdeğer4. bedel5. fiyat6. bilmukabeleAnlamı: karşılık olarak -
4 خلف
Iخَلَف1. dublör2. muadilAnlamı: eşit, denk, eşdeğer3. bedel4. zürriyetAnlamı: döl, soy sop, sulp5. dölAnlamı: canlıların üremesi sonucu ortaya çıkan yeni birey, zürriyet, nesilIIخَلْف1. ardıncaAnlamı: hemen arkasında, hemen ardında, arkası sıra, ardı sıra2. geriAnlamı: arka, bir şeyin sonra gelen bölümü, art3. enseAnlamı: boynun arka kısmı4. peşAnlamı: arka5. arka6. artAnlamı: bir şeyin öbür yüzü, arka, geriخَلَّفَ1. terk etmekAnlamı: bırakmak2. koymakAnlamı: bırakmak3. bırakmakAnlamı: salıverme, terk etme -
5 عوض
عِوَض1. içinAnlamı: karşılığında2. ivazAnlamı: ödün, karşılık3. bedel4. bilmukabeleAnlamı: karşılık olarak -
6 بديل
بَدِيل1. dublör2. muadilAnlamı: eşit, denk, eşdeğer3. bedel4. alternatifAnlamı: seçilebilecek bir başka yol, yöntem -
7 رديف
رَدِيف1. dublör2. bedel3. muadilAnlamı: eşit, denk, eşdeğer
См. также в других словарях:
bedel — is., Ar. bedel 1) Değer, fiyat, kıymet 2) Bir şeyin yerini tutabilen karşılık Buna bedel içimde mumlar, mumlar, mumlar yanan bir karanlık var. A. Gündüz 3) Başkasının adına ve onun parası ile hacca giden kimse 4) sf. Eşit, denk Emsalini… … Çağatay Osmanlı Sözlük